Sunumunda ‘Metaverse; Evren bir simülasyon mu?’ sorusuna atıfta bulunarak, “Bilimin Matematize olmamış hali felsefedir” diyen Prof. Tarhan, hesaplamalı nörobiyolojinin teorik modellemeler sonucu doğduğunu da dile getirdi.

Prof. Dr. Tarhan, “Varlık felsefesinin yeniden yorumlanması gerekiyor. Tevhidi en iyi matematikçiler anlıyor. ‘Tevhit inancı’ matematiksel bir gerçeklik olarak akla en yakın var oluş açıklamasıdır, diyebiliriz artık.” şeklinde konuştu.

Tarhan, hakikate götüren en kısa yolun din ve fen bilimlerinin sentezi olduğunu savunan Tarhan, “O halde akıl laboratuvarında fen bilimleri, sosyal bilimler, beşeri bilimler ve dini bilimlerin hepsi hakikate giden farklı bilim yollarıdır ve birbirinin rakibi değil, tamamlayıcısıdır.” dedi.

“Tanrı tasavvurunu yeniden düşünmek”

Tarhan, zihin felsefesine göre insanın beyin ve bedenden daha büyük olduğunu dile getirerek, “Beyniniz zihin denilen bir alanla yankılanan bir kuantum alıcısıdır. Bu, ben ve ötesi psişik deneyimleri açıklayabilir.  Ruhsallık hakkında ipucu verebilir. Tanrı tasavvurunu yeniden düşünmemizi sağlayabilir” dedi.

“Matematiksel aklın mümkün demesi imkansız”

Tarhan, sibernetik ve sistem teorisi ilkelerine göre; evrenden atomlara kadar karmaşık bir sistem göz önüne alındığında; Makrokosmoz olarak görünen evrenin mikrokosmoz olarak atom ve atom altı parçacıklar ele alındığında büyük bir benzerlik içinde geniş bir farklılık gözlemlendiğini anlatarak, “Hiçbir matematiksel aklın bunun için mümkün demesi imkansızdır.” ifadesini kullandı.

Hibya Haber Ajansı