Altun’un konuşmasından bazı satır başları şöyle:

“Bireysel ya da toplumsal düzeyde, ulusal ya da bölgesel hatta küresel düzeyde dezenformasyon sorunu hayatımızın her safhasında, her aşamasında bizi şiddetli bir belirsizliğe ve kaosa mahkum edebilmektedir.

İster teknolojinin bizatihi kendisinden kaynaklanan nedenlerle olsun, ister insan unsuru bağlamında değerlendirebileceğimiz nedenlerle olsun dezenformasyon artık ciddiyetle mücadele edilmesi gereken küresel bir seviyesine ulaşmıştır.

Dezenformasyonun demokrasiyi yozlaştıran, toplumları belirsizlik sarmalı içinde debelenmeye iten ve bireysel hak ve özgürlükleri hedef alan zehirli ve yıkıcı etkilerine karşı tek panzehir, hakikatin kendisidir. Fakat hakikatin ortaya çıkartılması için bugün geçmiştekinden çok daha fazla mücadele etmek zorundayız.

İsrail, bütün dünyanın gözleri önünde savaş suçu işliyor. İsrail, faşizmin ve ırkçı emperyalizmin en çirkin, en vahşi örneklerini sergiliyor.

Gazze’de ölüm kusan katiller, hesap verecek. İsrail, ne yazık ki aleni bir savaş suçu olarak işlediği, sürdürdüğü katliamlar paralel bir şekilde, onlarla eş zamanlı bir şekilde kirli bir dezenformasyon kampanyası da yürütüyor.

İsrail, sürdürdüğü zalim saldırılarla bir şehri, bir beldeyi enkaza çevirmek ve yaşanmaz hale getirmek istediği gibi hakikat sahasında da bir enkazla, harabeyle bizi baş başa bırakmaya çalışıyor. İsrail; Filistinli, Gazzeli çocuklara, kadınlara, erkeklere, yaşlılara, gazetecilere, sağlık çalışanlarına kısaca masumlara yönelik katliamlarını sistematik dezenformasyon kampanyalarıyla adeta meşrulaştırmaya, görünmez kılmaya çalışıyor.

Fakat bilsinler ki biz, gerek Gazze’de ve Filistin’de gerekse de yakın coğrafyamızda hangi aktörlerin, hangi kirli planları uygulamaya çalıştıklarını çok iyi biliyoruz ve bunlarla sonuna kadar mücadele etmekte kararlıyız.”

Hibya Haber Ajansı