BRICS Filistin-İsrail Sorunu Özel Zirvesi, 21 Kasım 2023 günü video konferans yoluyla yapıldı. Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, Güney Afrikalı mevkidaşı Matamela Cyril Ramaphosa’nın daveti üzerine katıldığı zirvede bir konuşma yaptı.

Öncelikle belirtmek gerekir ki ekonomik iş birliği ile öne çıkan BRICS platformunun böyle bir kriz hakkında zirve düzenlemesi anlamlı ve önemlidir. Böylece Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping’in geçen yıl Arap liderlerle görüşürken söylediği “Filistin sorunu ticaretin konusu olamaz” ifadesi hayata geçirilmiş oluyor.

BARIŞ YANLISI İFADELER

Çin lideri Xi Jinping son zirvede Filistin-İsrail meselesine ilişkin üç öneride bulundu ve kalıcı barış ve güvenliğin sağlanması için ateşkes çağrısında bulundu. Cumhurbaşkanı Xi’nin önerileri barıştan, ortak refahtan ve huzurdan yana bir liderden beklenen ifadelerdi.

Xi, çatışmanın taraflarının düşmanlıkları sona erdirmesi ve derhal ateşkes sağlaması, sivillere yönelik tüm şiddet ve saldırıları durdurması ve esir tutulan sivilleri serbest bırakması gerektiğinin altını çizdi.

Xi, Gazze’deki insanların zorla yer değiştirme veya su, elektrik ve yakıttan mahrum bırakma şeklindeki toplu cezalandırmasının sona ermesi gerektiğini dile getirdi. Xi, insani koridorların güvenli ve engelsiz tutulmasına ve Gazze halkına daha fazla insani yardım sağlanması gerektiğine işaret etti.

ÇİN’İN YARDIMLARI

Xi, uluslararası topluma çatışmaların tırmanmasını ve bunun tüm Orta Doğu’nun istikrarını etkilemesini önlemek için somut önlemler alma çağrısında bulundu

Gazze’deki insani krizin hafifletilmesine yardımcı olmak için Çin, Filistin Ulusal Yönetimi ve Birleşmiş Milletler (BM) kuruluşları aracılığıyla Gazze Şeridi’ne 2 milyon dolar acil insani yardım ve Mısır’ın yardımıyla 15 milyon yuan (2,1 milyon dolar) değerinde gıda ve ilaç gibi acil insani yardım sağladı. Zirvede Xi, Çin’in Gazze halkının ihtiyaçlarına göre daha fazla malzeme ve yardım sağlayacağını söyledi.

Son Filistin-İsrail çatışmasının patlak vermesinden bu yana Çin barış görüşmelerini ve ateşkesi teşvik etmek için aktif olarak çalıştı. Bu ay BM Güvenlik Konseyi’nin dönem başkanı olarak Çin, fikir birliği oluşturmak ve Güvenlik Konseyi’ni Gazze’deki durumla ilgili daha anlamlı adımlar atmaya zorlamak için aktif eylemlerde bulundu.

BM Güvenlik Konseyi, 15 Kasım’da Gazze Şeridi’nde “yeterli sayıda gün” için acil ve uzatılmış insani duraklamalar ve koridorlar çağrısında bulunan 2712 sayılı kararı kabul etti.

Söz konusu karar, 7 Ekim’de çatışmaların tırmanmasının ardından Gazze Güvenlik Konseyi’nin ilk ürünü oldu.

ARAP VE İSLAM ÜLKELERİNDEN ÇİN’E ZİYARET

Aralarında Suudi Arabistan, Ürdün, Mısır, Endonezya ve Filistin’in de bulunduğu Arap ve İslam ülkelerinin dışişleri bakanlarından ve İslam İşbirliği Teşkilatı genel sekreterinden oluşan ortak heyet, 20 Kasım’da iki günlük Çin ziyaretine başladı.

Heyet, Filistinliler ile İsrailliler arasındaki düşmanlığın sona ermesi için baskı yapmak amacıyla yapılacak turun ilk ayağı olarak Çin’i seçti.

Arap ve İslam ülkelerinin dışişleri bakanları, Çin’in Filistin sorununa ilişkin uzun süredir devam eden adil tutumundan övgüyle söz etti. Bakanlar Çin’den, Filistin-İsrail çatışmasının sona erdirilmesinde, ilgili sorunların çözülmesinde ve adalet ve adaletin sağlanmasında daha büyük bir rol oynamasını bekliyorlar.

ÇİN’E DUYULAN YÜKSEK GÜVEN

Ortak heyetin Çin’i küresel arabuluculuk girişimlerinin birinci durağı olarak seçmesinin Çin’e olan yüksek güvenin göstergesi olduğu gibi, iki taraf arasındaki anlayışı ve desteği yansıtıyor.

Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi heyetle görüşürken, “Çin, Arap ve İslam ülkelerinin iyi bir dostu ve iyi bir kardeşidir” dedi. Çin, bu ifadelerin gereğini her platformda yerine getirmeye çalışıyor.

Çinli yetkililer şu an yapılması gerekenin BM Güvenlik Konseyi ve BM Genel Kurulu’nun ilgili kararlarını yerine getirmek, sürekli ateşkesi sağlamak, uluslararası hukukun, özellikle de uluslararası insani hukukun etkin şekilde hayata geçirilmesi, Filistinli sivilleri evsiz bırakan ve zorla tahliye eden girişimlere karşı çıkmak olduğunu her platformda yineliyorlar.

ORTA DOĞU’DAKİ SORUNLARIN TEMELİ

Çinli yetkililere göre “Filistin’in kaderini ilgilendiren herhangi bir düzenleme mutlaka Filistin halkının önceden onayını almalı ve aynı zamanda bu düzenleme bölgedeki ülkelerin endişelerine önem vermelidir. Herhangi bir çözüm sonunda iki devletli çözüme aykırı olmamalıdır, bölgesel barışa ve istikrara yardımcı olmalıdır. BM Güvenlik Konseyi, Arap ve İslam ülkelerinin çağrılarına kulak verilmeli, durumun yumuşatılması için sorumlu bir davranış göstermelidir.

Filistin sorununu Orta Doğu’daki sorunların temeli olarak gören Cumhurbaşkanı Xi’nin dediği gibi, “Filistin sorununa adil bir çözüm bulunmadan Orta Doğu’da sürdürülebilir barış ve güvenlik olamaz.”

Hibya Haber Ajansı