İSTANBUL (AA) - BİRİZ ÖZBAKIR - Ulaşımda karbon emisyonunu artıran fosil yakıtlı araçların kullanımına alternatif olan mikro mobilite araçlarının daha geniş bir alanda kullanılması amacıyla Sutech Otonom Teknoloji adlı girişim tarafından su üstünde kullanılabilecek skuter prototipi geliştirildi.

Fosil yakıtlı ulaşım araçlarının kullanımı karbonmonoksit, azot oksit ve hidrokarbon gibi zehirli gazların atmosfere salımını artırırken, ulaşımdan kaynaklanan kirlilik nüfus yoğunluğunun fazla olduğu kentlerde daha belirgin hale geliyor. Bu araçlara alternatif skuter ve bisiklet gibi mikro mobilite araçlarının her geçen gün yaygınlaşması, çevrenin korunmasına ve ulaşım kaynaklı kirliliğin azalmasına katkı sunuyor.

Avrupa Birliği Komisyonunun sera gazı emisyonu verilerine göre, Türkiye'nin 2022'deki toplam emisyon miktarı 687,5 milyon ton olurken bunun 88,4 milyon tonu ulaşım faaliyetlerinden kaynaklandı. Ulaşım kaynaklı emisyon 2022'de, 1990'a kıyasla yüzde 72, 2005'e kıyasla yüzde 22, 2021'e kıyasla yüzde 3 arttı.

Her geçen yıl artış gösteren ulaşım kaynaklı emisyon oranlarını azaltmak için teknolojiyi ve yeşil enerjiyi bir araya getiren girişimler önem kazanıyor.

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) tarafından finanse edilen ve şu anda AR-GE aşamasında olan "Sucooter", çevreci ve otonom su üstü ulaşım araçlarıyla ulaşım kaynaklı çevre kirliliğinin azaltılmasına katkıda bulunmayı amaçlıyor.

İTÜ Arı Teknokent bünyesindeki İTÜ Çekirdek Ön Kuluçka programında yer alan Sutech Otonom Teknoloji'nin kurucusu ve mekatronik mühendisi Ataberk Şuekinci, AA muhabirine, farklı tipte araçlar üzerinde çalıştıklarını, ilk olarak elektrikli, çevreci, yarı otonom sürüş destekli ve gerektiğinde uzaktan kontrol edilebilen bir su üstü mobilite aracı prototipi ürettiklerini söyledi.

İstanbul'da deniz ulaşımından yeterince faydalanılmadığını, skuter, bisiklet ve elektrikli bisiklet gibi mikro mobilite araçları çok gündemde olsa da bunların su üstünde bir karşılığının bulunmadığını ifade eden Şuekinci, "Bunların hepsine çözüm olarak su üstü mobilite servisi fikriyle yola çıktık ve karadaki yoğun trafiği su yollarıyla rahatlatarak alternatif bir ulaşım imkanı sunmaya çalıştık. Yapay zekanın otonom sürüş desteğinden yararlanarak teknolojik bir değişiklik ortaya koymuş olduk." diye konuştu.

Şuekinci, iki kişilik kapasiteli ve 4,5 metre boyundaki aracı, karada kullanılan skuterin su üstünde giden versiyonu olarak tanımladı.

- "Aracın parçaları geri kazanılabilecek"

Kentsel su taşımacılığı için çevreci ve güvenilir çözümler sağlayabilecek sistemler geliştirdiklerini belirten Şuekinci, "Biz aracı, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına tam uyumlu şekilde tasarlamaya çalıştık. Aracımız sıfır emisyonlu ve bunun yanında araçlarımızı şarj ederken elektrik enerjisini de güneşten elde ederek çevreciliği tam destekliyoruz. Kullandığımız batarya lityum demir fosfat ve bu lityum iyon bataryalara göre daha çevreci bir batarya türü." bilgisini verdi.

Şuekinci, aracın alt gövdesi ve üst kabininin geri dönüştürülebilir alüminyum kompozit ve polietilen malzemeden yapıldığını, kullanım ömrü tamamladığında aracın parçalarının geri kazanılabileceğini anlattı.

Aracın kullanımıyla karadaki yoğun trafikten kaçılarak alternatif su yollarıyla zamandan ve mesafeden tasarruf sağlanacağını dile getiren Şuekinci, kullandıkları motorun gücü ve aracın boyutları sayesinde su üstü aracı kullananların amatör denizci belgesine sahip olma gibi bir zorunluluklarının bulunmayacağının, bununla birlikte sadece 18 yaşın üstündeki kişilerin su üstü aracını kullanabileceğinin altını çizdi.

Şuekinci, aracın kullanımı hakkında şu bilgileri paylaştı:

"Uygulamamız üzerinden aracımızı kiralayabileceksiniz. Araç, bulunduğunuz yere geliyor. Ardından araca bindikten sonra yarı otonom sürüş etkin hale geliyor ve kullanıcılar aracı kullanırken güvenli bir sürüş deneyimi yaşamış oluyor. Kesintisiz 5 saat boyunca yol katedebiliyor. Üretim sırasında yapay zeka teknolojisini çok kullanmaya çalıştık. Hem çevreci hem de teknolojik olarak insan hatası kaynaklarını da ortadan kaldırdığımız için güvenli bir sürüş sağlıyoruz."

Saha testleri devam eden yarı otonom su üstü aracını 2024 sonrasında faaliyete almayı planladıklarını bildiren Şuekinci, aracın, iki yıl boyunca göl ve nehir gibi kapalı alanlarda, tam otonom kullanıma hazır hale geldiğinde ise deniz gibi açık alanlarda, su üstü yolcu taşımacılığı amacıyla kullanılabileceğini aktardı.