ASELSAN Genel Müdürü Akyol, şirketin temel misyonunun çok yüksek teknolojilere odaklanıp, bu alanlarda Türkiye’de yetkinlik geliştirmek olduğunu ifade ederek, “Temelde bütün savunma sanayii firmalarımızın denizaltılardan uzaydaki uyduya, kara araçlarından gemilere, İHA’larımızdan uçaklarımıza kadar tamamının içindeki son derece yüksek teknolojiye sahip elektronik sistemleri ASELSAN; tasarlıyor, geliştiriyor, üretiyor.” diye konuştu.

Savunma sanayiinde ihracatın kilogram başına 60 dolarlarda olduğunu belirten Akyol, “ASELSAN rakamımız, yıl sonu itibarıyla 2 bin dolar kilogram başına ihracat değerine ulaştı. Kendimizin doğrudan yaptığı birçok ürünümüzün satışı var. Onlarla da gittiğimiz ülkelerde dünyanın çok değişik coğrafyalarında aslında fark yaratıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Akyol, 14 farklı ülkede fabrika, ofis ve tasarım merkezlerinin yer aldığına dikkati çekerek, şunları söyledi:

“Adeta küresel bir şirket haline geldik. Bugün Güney Amerika’da varız. Türkiye Cumhuriyeti’nin önemli ihracat sözleşmelerinden birine imza attık. 2023 yılında Güney Amerika’da Şili’de leopar tanklarının modernizasyonunu üstlendik. Bu alanda birçok firmayı da geride bırakarak bu başarıya imza attık. Dolayısıyla Güney Amerika’da faaliyet gösterirken, dünyanın diğer ucunda, Malezya’da ofisimiz var. Adeta dünyanın her yerinde Türk bayrağını dalgalandırıyoruz.  Küresel bir şirket olarak da uluslararası bütün işbirliklerini de bu kapsamda yürütüyoruz.”

ASELSAN’ın temel politikalarından birinin, Ar-Ge’ye öz kaynaklarından en az 7’sini ayırmak olduğunun altını çizen Akyol, “Önümüzdeki dönem misyonumuz, ne yapıyorsak, hangi ürünle ilgileniyorsak öncelikle alanında en iyi olmayı hedeflemek geçiyor. Dolayısıyla bütün araştırma geliştirme faaliyetlerimizi kendi alanında liderlik edecek ürünlere odaklamış durumdayız.” şeklinde konuştu.

Akyol, bütün araştırma geliştirme faaliyetlerini kendi alanında liderlik edecek ürünlere odakladıklarına değinerek, açıklamasına şöyle devam etti:

“Transistörü millileştirmiş durumdayız. Çip seviyesinde tasarım yapıp, çip seviyesinde Ankara’daki fabrikamızda üretip, teslim ediyor duruma geldik. 9 Ar-Ge merkezimiz vardı, ikisi de onaylanmak üzere. Bugünlerde 11’e çıkıyor. Ar-Ge merkezlerinde çalışan personel sayımız, 6 bin 500’ü geçti. Böyle bakıldığı zaman Türkiye’nin tek kalemde en çok mühendislik gücünü bir arada bulunduran şirketiz.”

Sadece Türkiye’deki platform üreticileri için değil, dost ve müttefik ülkelerin platformlarını da geliştiren firmalara da kapılarının açık olduğunu dile getiren Akyol, “Yetkinliklerimizi, geliştirdiğimiz son teknoloji ürünleri, dünyanın değişik coğrafyalarında her türlü işbirliğiyle ileriye taşımaya hazırız.” dedi.

Hibya Haber Ajansı