İmamoğlu, birbirinden farklı toplum kesimi ve meslek gruplarından oluşan 117 kanaat önderine yönelik, “Çok iddialı birkaç cümle söyleyeceğim. Son 5 yılda, görevi devralmamızın bile sürecinin ne kadar sancılı olduğunu lütfen bir hatırlayınız. Seçimi kazanan bir insanın karşısına dikilerek, uyduruk bahanelerle… İptal edildi seçimimiz. Ardından milletimiz hassasiyet gösterdi ve işin farkını daha farklı bir boyuta taşıyarak, bana görevi tevdi etti. Dolayısıyla ben, 3 ay geç başlayabildim görevime. Yani Mart’ın sonunda başlamam gerekirken, ben Haziran sonunda görevime başlayabildim. 1 Temmuz itibariyle de tabiri caizse koltuğa oturduk ve bir belediye devraldık.” diye konuştu.

Ekonominin kötüleşmesinden bahseden İmamoğlu, “Cebinize 14 yıl önce giren 200 lira, 130 doların üzerinde dolar satın alıyordu. Şu anda 6 dolar satın alabiliyor. Çökerttik paramızı. Türk lirasının adına yakışmayacak bir biçimde çökerttik. Ve bu çöküş, aslında son dönemin çöküşü. Yani son periyotta, bir 10 yıllık döneme bir bakın. 10 yıl içerisinde kötü hamleler, çok kötü hamleler hatta, bizi buraya kadar taşıdı. Bu ekonomik kriz de bizimle beraber yürüdü bu beş yıllık süreç içerisinde. Tabii ki bu yüksek enflasyon, vesaire, elbette ki bir deprem boyutuyla da hepimiz bir sarsıldık.” ifadelerini kullandı.

İmamoğlu, 5 yılda, sosyal yardımları 6 katına çıkarttıklarının altını çizerek şu ifadelere yer verdi:

"Peki keyiften mi yaptık bunu? Hayır. İnsanımızın zorda olduğunu, sıkıntıda olduğunu, taleplerin arttığını gördüğümüz için. Peki neyle gururlanırsın? Elbette vatandaşımın yoksulluğunda, ihtiyacında ona yetişebilmenin, ona katkı sunabilmenin Türkiye'deki ekonomik koşulların sıkıntıya soktuğu insanlarımızın yanında olabilmenin gururunu yaşarım. Ama bir yanıyla da şunu diyorum içimden: Keşke milletimizin zenginliğiyle gurur duyabilseydik de başka şeyler yapabilseydik biz memleketimizde. İstanbul'da, İstanbul gibi bir şehirde, sadece ve sadece insanlarımızdan yoksulluk dinliyoruz. Emeklilerimizin derin yoksulluğunu dinliyoruz. Çocuklarımızın okula aç gitmesini duyuyoruz. Ve politikalarımızı buna göre büyütmek zorunda kalıyoruz. İnsanlarımızın yanında olmak zorunda kalıyoruz.” dedi.

Pendik-Kaynarca-Tuzla hattı hakkında konuşan İmamoğlu, "Pendik-Kaynarca kısmını bu sene sonunda, önümüzdeki yılın ortalarında hizmete açıyoruz. Hemen akabinde de 1-1,5 yıl içerisinde de ikinci etabı, yani Tuzla'ya kadar olan kısmını da devam ettiriyoruz. Şimdi bunları biz, bu zor dönemde yaptık. Dışarıdan para bulunamaz dönemde yaptık. Biz, sadece metrolar için, bu ülkeye 1,6 milyar Euro’ya yakın para soktuk. Atık yakma vesaire, bunları kattığımızda bunun çok daha üzerinde bir dış kaynak yaratmanın gururunu yaşadık. Peki aklınıza şu gelmiyor mu? ‘Ya Ekrem Başkan, sen dış kaynak dış kaynak diyorsun da niye devletin kurumlarından para almadın da gittin dışarıdan aldın?’ İki sebebi var. Birincisi; yurt dışından çok daha uzun vadeli, 10 yıla varan uzun vadeli kaynaklar bulabiliyoruz. İkincisi; devlet kurumlarından bu hemşehrinize, bu kardeşinize, belediye başkanlığı döneminde bir kuruş lira bile vermediler. Bir kuruş lira" diye konuştu.

Üçüncü başlığın adaletli şehir var etmek olduğunu dile getiren İmamoğlu, açılan kreşleri, üniversite öğrencilerine verilen bursları, yurtları örnek verdi. İmamoğlu “Bir; sosyal politikalarda Türkiye Cumhuriyeti'nin en başarılı 5 yılı. İki; kalkınmacı, icraatçı bir politika noktasında Türkiye'nin en başarılı 5 yılı. İddiamız budur. Hesap veriyorum. Üçüncüsü; adaletli bir yönetim olma konusunda da en başarılı, en adil yönetim olduğumuzu düşünüyorum” dedi.

İmamoğlu, belediye olarak, particilik ve partizanlık yapmadıklarını vurguladı.

İmamoğlu, AK Parti'nin İBB adayı Murat Kurum’un Kent Lokantalarıyla ilgili “Biz iki gecede yaparız. Çay bardağıyla su vermekle süt vermekle olmuyor işler” açıklamasıyla ilişkin “Allah akıl versin. Ben bu laflarından sonra vallahi ne diyeyim? Ne dersine çalışmış, üzülüyorum, ne bu milleti tanıyor. Yapılan iyi hizmetleri al da kopyala; onlarla dalga geçme. Milletin ihtiyaçlarıyla dalga geçme. Kent Lokantalarında 2,5-3 milyon insan yemek yedi. Gerçekten şaşırmış durumda. Zaman daraldıkça yapamayacağını anlıyor. Kendini ispat çabasında, ama çok kötü cevaplar veriyor. Çok kötü sözler veriyor. Dedim ya; 31 Mart'ı inşallah çıkartır” yanıtını verdi.

Hibya Haber Ajansı