Babacan, seçim çalışmalarında yer alan bakanlara ve emeklilerin geçim sıkıntısına değindi. Ali Babacan açıklamasında, "Her şey yasada, Anayasa’da yazmak zorunda değil ki. Bir etik duruş olur, biz nasıl etik duruşumuzu, ahlaki duruşumuzu ortaya koyduk. Bir ahlaki duruş ortaya koyarlar ve derler ki, ‘Bizim bakanlık görevimiz hassas bir konudur, tarafsız çalışması gereken bakanlıktır.’ Şu anda iktidarın bütün imkanlarını, bütün propaganda makinesi ve iktidar olmanın bütün avantajlarını sadece bir tek bir partiye kullandırırsanız bu adil ve tarafsız bir seçim süreci, adil ve tarafsız bir seçim ortamı olmaz.” dedi.

Bakanların adaylar için çalıştığını belirten Babacan şu ifadelere yer verdi:

“Biliyorsunuz eskiden Anayasa’da bir hüküm vardı; adalet bakanı, içişleri bakanı, ve ulaştırma bakanı görevlerinden istifa eder ve oraya partisiz, tarafsız, daha çok teknokrat kimliği ön planda olan bakanlar atanır ve seçim kampanyası öyle yürür idi. Ama 2017’deki Anayasa değişikliğinde o hüküm çıkarıldı. Dolayısıyla Adalet Bakanı da, İçişleri Bakanı da, Ulaştırma Bakanı da sahada kendi adaylarıyla çalışıyorlar. E düşünün ki pek çok konuda yargıya işin düşebileceği bir ortamda, İçişleri Bakanlığı’nın kolluk kuvvetleriyle pek çok konuda müdahalelerde bulunabileceği bir ortamda, o birimlerin başında olan bakanlar görevlerini tarafsız yapamazlar. Mevcut hükûmetin bakanı olarak, mevcut iktidardaki partinin ya da partilerin adayları konusunda ister istemez eğilip bükülürler, ister istemez tarafsızlıklarını bozarlar.”

Hibya Haber Ajansı