"Sanki kıyamet kopuyordu"
Yıkılan binaların sesi ve insanların çığlıklarını duyduğunda kıyamet koptuğunu zannettiğini’ söyleyen Elverir, "Her yerde yıkılan binalar, insanların çığlıkları, insanların çaresiz olarak bilmeden bir yerlere koşuşturması, enkaz altında kalanların çığlıkları. İşte tüm bunlara şahit olduğumda bu kıyamettir dedim kendi kendime” diye konuştu. Çaresiz bir şekilde eşi ve 2 çocuğuyla elbisesiz ve ayakkabısız bir barakaya sığındıklarını söyleyen Serkan Elverir, "O gün de yağmur ve hava buz gibiydi, çocukların ayaklarında ayakkabıları yoktu, elbiseleri yoktu, hava aydınlana kadar soğuk havada o barakada kaldık. Hava aydınlandığında, yıkılan binaları ve enkaz altında kalan insanları gördüğümde gerçekten kıyamet kopmuş gibiydi” dedi.

8 yakınını kaybetti
Depremde yakınlarından 8 kişiyi kaybettiğini belirten Elverir, "Depremde çok şükür bize bir şey olmadı, evimiz ağır hasarlı ama yakınlarımdan 8 kişiyi kaybettim. Halam, eniştem, teyzem, teyzemin çocuklarının acı haberini aldım. Komşularımdan da 2 kişiyi kaybettim. Enkazdan halam ve eniştemin cansız bedenleri 4’üncü gün çıkarıldı, teyzem ve teyze çocuklarım da 2’inci gün çıkarıldılar" şeklinde konuştu.

Sivereklilere teşekkür ediyorum
Depremden sonra Sivereklilerin Adıyaman’a çok yardım ettiklerini ve minnettar olduklarını söyleyen Serkan Elverir, "Depremden sonra zaten Adıyaman’da kalınacak yer yoktu. Kaynım Siverek’te oturuyordu, çocukları Siverek’e getirdim, ben kentim yine Adıyaman’a giderek yardım çalışmalarına katıldım. Sağ olsun Siverek halkıda baya bir yardımcı oldu. Adıyaman’a ilk yardıma gelenlerden biri de Sivereklilerdi. Allah razı olsun Siverek halkından. Bizde ailede Siverek’e bağlı Azıklı köyünde kalıyoruz, kayınlarımda kalıyoruz ve onların yardımıyla geçiniyoruz, bizim hiçbir şeyimiz kalmadı. Burada da çadırda kalıyoruz, korkudan evlere giremiyoruz, çünkü deprem ve sarsıntılar daha devam ediyor, hatta buradayken sabahta bir deprem oldu” dedi.