Kuvvetler ayrılığını ortadan kaldıran, yasamayı işlevsizleştiren, yargıyı bağımlı ve taraflı hale getiren, medyayı tekelci bir yaklaşımla kontrolüne alan ve demokratik hukuk devletinin diğer bütün prensiplerini ihlal eden bu rejimle demokrasi olmaz, hukuk da.
Bu rejimin kurduğu düzen içinde adaletsiz ve eşitsiz şartlarda yapılan seçimlerden çıkan sonuçların güvenirliğine kim inanır.
Güçlendirilmiş parlementer sistemde, bu demokrasinin olmazsa olmazı; kuvvetler ayrılığı, yasama, yürütme ve yargının bir birine bağımsız olmaları, bir yerde de birbirlerini denetlemeleridir.
İktidar gücünü, belli kişi, ya da belli guruplar, belli zümreler için değil, toplumun tüm kesimleri için toplum menfaatlerinin en üst düzeyde gözetilerek kullanılması gerekiyor.
Bu da nasıl mümkün? Kuvvetler ayrılığı ile mümkün.
Parlementer sistemle mümkün.
Mecelle ' de şöyle bir ifade var: Def - i şer celb - i nef ' a racihtir." Yani şer olan bir şeyin def edilmesi, faydaların gelmesinden öncedir.
Şu anda başarısız olduğu iyice ortaya çıkan bir iktidarın uzaklaştırılması artık öncelikli bir görev olmuştur bunu da seçime ve parlementer sisteme zorlamak la mümkün olacaktır.
Ne olduğu belli olmayan bu ucube başkanlık sistemi ülkeyi sonu belli olmayan maceralara sürüklüyor.
Millet olarak ciddi bir insan kaynağımız var.
Eğitimli, liyakatli, işinin ehli yüz binlerce insanımız var.
Devlet mekanizmasının, devlet kurumlarının yönetiminin liyakatli kişiler eliyle yapılırsa bu cennet ülke çok kısa bir sürede her konuda büyük bir sıçrama yapar ve hep özendiğimiz gelişmiş ülkeler seviyesine çıkar.
İspatı 1950- 1960 Demokrat parti Başbakan Adnan Menderes ve 1965- 1971 arasında Adalet partisi ve başbakan Süleyman Demirel dönemi.
1965- 1971 arasında Türkiye ' de enflasyon yüzde 5, kalkınma hızı yüzde 7 ile Türkiye dünya ' da Japonya'dan sonra büyüyen ikinci ülke olmuştur.
Parlementer sistemde ikili ( düalist) yapıda bir yönetme organı vardır, yani bir yanda bakanlar kurulu ve başbakan, diğer yanda Cumhurbaşkanı bulunur.
Bakanlar kurulu ve başbakan parlemento içinde çıkar ve ona karşı sorumludur.
Cumhurbaşkanı da parlemento içinde seçilir, ama ona karşı sorumlu değildir.
Parlementer hükümet sistemi Türk demokrasisi için olmazsa olmaz şartıdır.
" Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi" nde derece artar.
Hürriyetin olmadığı yerde insanlık terakki etmez.
Demokrasiye geçen ülkelerin gelişmesi, müstebit idarelerin bulunduğu ülkelerin üçüncü dünya ülkesi olması bunun ispatıdır.
Hele bir de parlementer sistemle birlikte tercihli sistem olsa fevkalenin fevkinde olur.
Türkiye üç dört senede sıçrama yapar ey millet kendin ve çocuklarının istikbali için tercihli parlementer sistem için sesini yükselt yeti artık.
Mustafa Polat Şanlıurfa Demokrat parti il başkanı