Düzenli uykunun gün içerisinde kişinin daha enerjik olmasına yardımcı olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Nihal Işık, “Düzenli uyku bağışıklık fonksiyonunu artırır, metabolizmayı olması gereken şekilde çalıştırır, hafızayı geliştirir, enerjik hissettirir ve ruhsal sağlığı destekler” diye konuştu.

"Uykusuzluk problemi herkeste farklı görülebilir"

Uykusuzluk probleminin her insanda farklı şekilde görülebildiğini belirten Prof. Dr. Nihal Işık, “Kişinin yaşamı, uyku sorunlarıyla birlikte zaman içinde değişebilir. Uykusuzluk uykuya geçmede zorluk, kısa süren uykular, gece boyu sık uyanmak, uykudan uyanmak, dinlenmiş uyanamamak, yorgunluk ve odaklanma zorluğu şeklinde görülebilir” açıklamasında bulundu.

"Uykusuzluk bağışıklığı düşürüyor"

Uykusuzluk ile ilgili en yaygın şikayetin sürekli yorgunluk hissi olduğunu söyleyen Prof. Dr. Nihal Işık, “Bunun etkisi, normal günlük işlev için yeterince konsantre olabilme ve odaklanabilme ile ilgili sorunlara da katkıda bulunur. Duygudurum bozuklukları geliştirme riski genellikle uykusuzluk dönemlerinde yükselebilir. Uykusuzluk aynı zamanda felç, astım, bağışıklık zayıflaması, iltihaplanma, obezite, diyabet, tansiyon yükselmesi ve depresyona sebep olabilir”  uyarısında bulundu.

"Çalışma şartları uykusuzluğa yol açıyor"

Çalışma şartları, stres, çeşitli hastalıklar gibi pek çok faktörün kişinin uykusuzluk sorunu yaşamasına neden olabileceğinin altını çizen Prof. Dr. Nihal Işık, “Uykusuzluğun teşhisi için çeşitli testlerin yanı sıra kişiden bir uyku günlüğü tutması istenebilir. Bu günlük, uykuya dalmaya çalıştıkları süreyi, uyku sürelerini ve gün içerisinde yaşadıkları problemleri içerir. Aynı zamanda bazı kişiler uyku laboratuvarlarında tanısal değerlendirmelerden geçilebilirler” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Nihal Işık, "Uykusuzluğu tedavi etmek için doktor tarafından reçete edilebilen ilaçlar bulunduğu gibi yaşam tarzı değişiklikleri  tavsiye edilebilir. İlaçlar kısa vadede etkili sonuçlar sağlar fakat uykusuzluk yaşayan her kişi için uygun bir tedavi olarak görülmez. Bazı durumlarda kişilere terapi gibi psikolojik destek de sağlanması gerekebilir” şeklinde konuştu.

"Elektronik eşyalar yatak odasında kullanılmamalı"

Uyku kalitesini artırmanın uyku öncesi ve sonrası yapılan aktivitelerle yakından ilişkili olduğunu dile getiren Prof. Dr. Nihal Işık, “Özellikle haftanın her günü mümkün olduğunca aynı saatlerde uyumaya ve uyanmaya çalışmak bir düzen oluşturmaya yardımcı olur. Bunun yanında kişiyi sakinleştirecek aktiviteler ve meditasyon yapması da uykuya dalmayı kolaylaştırabilir. Uyumadan önce besin alımını durdurmak ve kafein alımına saatler önce son vermek de uykusuzluğun önüne geçmeye yardımcı olabilir. Aynı zamanda gün içerisinde egzersiz yapmak, elektronik eşyaları yatak odasında kullanmamak da sağlıklı bir uyku için çok önemli” dedi.

Prof. Dr. Nihal Işık uykusuzluğu etkileyen 5 faktörü şöyle sıraladı:

"Stres: Stres kalitesiz uykuya neden olan bir reaksiyona neden olabilir. Vücudun strese verdiği fiziksel ve zihinsel tepki, aşırı uyarılmaya katkıda bulunur ve uykusuzluğu getirebilir.

Uyku Düzeni: Vücudun sirkadiyen ritmi olarak bilinen iç saati, gece ve gündüzün günlük düzenini ifade eder. Bu ritim bozulduğunda kişide uykusuzluk oluşabilir. Vardiyalı çalışma, bir kişinin gece boyunca çalışmasını ve gündüz uyumasını gerektirebilir ve uyku düzeninin bozulması problemleri yanında getirir. 

Ruh Sağlığı: Anksiyete, depresyon ve bipolar bozukluk gibi ruh sağlığı problemleri sıklıkla ciddi uyku sorunlarına yol açar. Fakat aynı zamanda uykusuzluğun ruh hali ve kaygı bozukluklarını şiddetlendirebileceği de göz ardı edilemez. 

İlaç Kullanımı: Uykusuzluk birçok ilaç türünün yan etkisi olabilir. Özellikle tansiyon, astım ilaçları ve antidepresanlar buna neden olabilen ilaçlardandır. 

Yaş: Artan yaş sağlık sorunlarında çeşitli artışlar ve ilaç kullanımları uykusuzluğun nedeni olabilir."