''Kişinin yardım istememesi dengeli bir hayat sürmesini zorlaştırıyor''

Yaşam memnuniyetimizi belirleyen birçok yaşam alanımız olduğuna işaret eden Uzman Klinik Psikolog Dr. Aslı Zeynep Başabak Bhais, iş, aile, arkadaşlar, kişisel ihtiyaçlar gibi birçok alanı tatmin edici şekilde yaşamanın yaşam kalitemizi de artırdığını ifade etti. Bu alanlarda denge kurarak memnuniyeti arttırmanın mutlu bir hayat için ön koşul olduğunu beliren Bhais, “Ancak bu sanıldığı kadar kolay olmuyor. Kişinin kendi önceliklerini belirleyememesi, bir alana diğerlerinden daha fazla önem ve emek vermesi, bu alanlara dair gerçekçi olmayan yüksek standartlarının olması, kaldırabileceğinden daha fazla sorumluluk alması, uygun destek sisteminin olmaması ya da olsa bile yardım istememesi gibi birçok durum kişinin dengeli bir hayat sürmesini zorlaştırıyor. ” şeklinde konuştu.

''Aile içi destek sistemi oluşturulmalı, zaman yönetimi becerileri geliştirilmeli''

Çalışan ebeveynlerin sıklıkla deneyimlediği, çocuklara yeterince vakit ayıramadığı, ihtiyaçlarına yetişemediği düşüncesinin psikolojik ve fiziksel sağlık üzerindeki etkilerine değinen Dr. Aslı Zeynep Başabak Bhais, “Bu, hem ebeveynleri hem de çocukları etkileyen bir durum. Ebeveynler açısından, stres, suçluluk duygusu, yetersizlik hissi ve buna bağlı tükenmişlik ve diğer yaşam alanlarında memnuniyetsizliğin artması gibi birçok sonucu olabilir.” dedi. 

Ebeveyni ile yetersiz ilişki kurmanın çocuğun da pek çok açıdan ciddi sorunlar yaşamasına sebep olacağına vurgu yapan Bhais sözlerine şöyle devam etti:

“İlgisiz ebeveynlerle büyümek, psikolojik açıdan düşük özsaygı, kaygı, depresyon, öfke kontrol sorunları gibi birçok soruna sebep olabilir. Buna bağlı yanlış arkadaş çevresi, düşük okul başarısı, davranış sorunları, bağımlılık gibi sonuçlara sebep olabilir. Fiziksel sağlık açısından da yetersiz beslenme ve yetersiz harekete bağlı sorunlar oluşabilir. Bu etkileri hafifletmek ve dengeyi sağlamak için ebeveynlerin aile içi destek sistemleri oluşturmaları, zaman yönetimi becerilerini geliştirmeleri ve iş ile aile yaşamını daha iyi dengelemeleri önemlidir. Ayrıca açık iletişim ve kaliteli zaman geçirme de olumlu etkiler yaratabilir.”

''Sadece koşmanız gerekiyor ve ne kadar daha koşacağınız belli bile değil''

Sürekli bir şeylere yetişmeye çalışma ve yetişememe psikolojisinin, insanları çeşitli şekillerde etkileyebileceğine ve bu durumun altında yatan nedenlerin karmaşık olabileceğine dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog Dr. Aslı Zeynep Başabak Bhais, “Öncelikle şunu net olarak söyleyebiliriz ki ister gerçekten, ister kişinin düşüncesi olsun, uzun süre bir şeylere yetmeye çalışmak, kişiyi çok yoran ve yıpratan bir süreçtir. Bir maratondasınız ve bitiş çizgisine hiç varamıyorsunuz, hiç dinlenemiyorsunuz sadece koşmanız gerekiyor ve ne kadar daha koşacağınız belli bile değil. Bu herkes için yıpratıcı olacaktır.” dedi.

Bu durumun yaratacağı stres ve tükenmişlik hissinin, kendimize olan güvende azalmaya, mutsuzluğa ve yetmeye çalıştığımız diğer alanlarda daha da yetersiz olmamıza sebep olacağını dile getiren Bhais, “Bu psikolojinin etkilerini hafifletmek için kendimizi ve yapmamız gerekenleri iyi tanımlamak, gerçekçi beklentiler içinde olmak ve destek ağı oluşturulması önemli. Ayrıca, kişilerin önceliklerini belirlemesi ve zamanlarını daha dengeli bir şekilde kullanmaya çalışması da yardımcı olabilir.” şeklinde konuştu.

Hibya Haber Ajansı