Demokrat parti 14 Mayıs 1950' de İktidara geldiğinde tek parti döneminde tecir göçüne tabi tutulan vatandaşlara af çıkardı ve her kes kendi beldesine döndü.

Demokrat parti hükümetinin uygulamaya başladığı bu çözüm Doğu ve Güneydoğu ' da ve Kürt nüfusta büyük bir rahatlamaya vesile oldu.

1950 öncesinde bölgede onlarca isyan çıkmışken, Demokrat parti iktidarıyla birlikte bunlar bitti, sükunet ve huzur hakim oldu.

Devlet millet kaynaşması başladı, yaralar sarıldı ve hizmetler akmaya başladı.

Başbakan Menderes bölgenin sevilen ve sayılan kannaat önderlerini milletvekili ve bakan yaptı.

1960 darbesi ile Demokrat parti hükümetini devirenler bu ortamıda bozdu ve sebote etti 

Demokrat partilileri Yassı Adaya tıkadılar, Güneydoğu ' da Kürtlerin ileri gelenlerini de Sivas kampında topladılar.

1950 öncesinin ceberut uygulamaları darbe döneminde tekrar horlatıldı.

Böylece Demokrat Hükümetlerinin başlattığı ve kayda değer bir mesafe alınan " devlet millet kaynaşması" maalesef devam ettirilemedi; tam tersine ilişkiler yeniden tahrip edildi.

Hak ve hürriyet ihlal ve gaspları yine yoğunlaştı , bunların açtığı ağır mağduriyetler önceki tramvaları tazeledi ve her çeşit istismara açık tepki birikimleri meydana geldi.

Bunun üzerine Demokrat Parti'ye 1960 darbesini yapan ve Başbakan Menderes ' ı yassı adaya tıkayan darbecilerden 27 Mayısçılardan Numan Esin ve iki arkadaş Başbakan Menderes ' ın bu sorunu nasıl çözdüğünü ve huzuru nasıl sağladığını öğrenmek için Yassı adaya gidiyorlar.

Başbakan Menderes ' ı çağırıyorlar 27 Mayısçı Numan Esin Menderes ' e " Kürt sorunu Türkiye' nın en önemli sorunudur. 

Siz hükümet olarak ne yapmayı düşünüyordünüz ve nasıl bu ortamı sağladınız?" Sualine Menderes ' ın verdiği cevap" Bizim Çözümümüz demokrasiydi. Halka vereceğimiz serbestlikle bu işe bir çözüm geleceği kanaatindeydik. O yönde hareket ettik.

Böylece, halkı yönetime ve ülkeye bağlama yolunu seçtik " cevabını veriyor.

Yine Aynı yolu Adalet partisi ve Doğru yol partisi iktidarında Başbakan Süleyman Demirel ' de takip etti.

Eski Devlet Bakanımız Sayın Necmettin Cevheri amcamız ' da Rahmetli Süleyman Demirel için şunları hep söylüyordu" Süleyman Demirel Şanlıurfa ' yı Isparta ' dan fazla seviyordu ve Güneydoğu Anadolu'nun gelişmesi için çok çaba sarf ediyordu.

Devlet Su işleri Genel Müdürü iken bölgeyi karış karış gezmiştı milletin çilesini sırtına saplanmış bir hançer gibi his ediyordu.

1966' da Keban barajı, elektrik, yol, köprü fabrika ve üniversiteler kurdu.

GAP projesi tek her şeyi ifade eder.

Yine şunu söylüyordu biz Demirel ' le kardeş gibiydik hiç bir zaman bu Kürt ' tür diye aklından geçirmezdi " diyordu.

Demokrat misyonun darbelerle önü kesilmeseydi ve Demokrat misyonun sadece insan endeksli yaptığı siyaset devam etseydi ve hiç bir vatandaşı ötekileştirmediği tavrı devam etseydi bu gün Türkiye Güneydoğu ve terör ekseninde" Kürt sorunu " diye bir sorun olmazdı ve Avrupa Birliği ülkeleri gibi herkes eşit bir vatandaşlık bağı ile birlikte yaşardık ülkemizde Fransa, İngiltere ve Japonya ve Almanya gibi sanayi ülkesi olurdu.

1965- 1971 arası Adalet partisi iktidarında Başbakan Süleyman Demirel döneminde Enflasyon yüzde 5 kalkınma hızı yüzde 7 oldu ve Türkiye Japonya'dan sonra büyüyen ikinci ülke oldu.

1971 muhtırası ile kalkınan Büyük Türkiye gemisi gene alabora oldu.

Aziz Vatandaşlarımız müsterih olsun evet çok geç oldu.

Ülke olarak çok bedeller ödedik ve geri kaldık ama eninde sonunda bu asil millet Demokrat Parti'yi İktidar yapacak ve Türkiye Avrupa Birliğine girecek ve birinci sınıf bir demokrasiyi bu asil milletin her ferdine tadıracağız.

Mustafa Polat Şanlıurfa Demokrat parti il başkanı