"4 EKİM 1926 YILINDA KANUNLA VERİLMİŞ KADIN HAKLARININ 96 YILI KUTLU OLSUN: "  başlıklı açıklama şöyle:

" Kadınlarını geri bırakan Toplum, geride kalmaya mahkumdur" Gazi Mustafa Atatürk

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuyla, devletin ulusal güvenlik temeline dayandırılması, ülke de çağdaş, Uygar yaşam biçiminin yerleştirilmesi amaçlandırılmıştı.

Hukuk devriminin ve laik hukukun simgesi olan kanun, 17 Şubat 1926' da TBMM'de kabul edilerek 4 Ekim 1926' da yürürlüğe girmiştir.

Medeni kanununla Kadın hakların güvencesi olan tek eşlilik, evlilik yaşı, resmi nikah, boşanma da eşit haklar, kız ve erkek çocuklara eşit miras hakkı tanınmıştır.

Türk Medeni kanunu' nun kabulü ile sosyal alanda eşitlik anlayışının temeli atılmış ve kadınlar O zamana kadar sahip olmadıkları haklara kavuşmuşlardır.

Medeni kanunun yanında İslam dini kadına büyük bir değer vermektedir.

Kadınları ümmetin bir yarısı olarak görür.

Aynı zamanda Kadının toplumu eğitici bir birey olarak görür.

İslam dininin de Kadın kutsaldır.

Bu durum bir takım hadisler le ve Ayetlerle de belirtilmiştir.

Müslüm Birr 149 hadisine göre " Sizin en hayırlınız kadınlarına en iyi şekilde davrananınızdır" denmiştir.

Aynı zamanda Yüce Peygamberimiz kadınlar için" Size Allah'ın bir emanetidir." demiştir.

İslam da kadın ve erkek bir birinin tamlayıcısı olarak görülmektedir.

Cumhuriyetle birlikte günümüze kadar kadınların korunmaya toplumsal cinsiyet ayrımı yapmadan eşitliğin sağlanması için Demokrat parti üzerine düşeni yapmıştır.

Eşitliğin sağlanması için Cinsiyetçi zihniyetle mücadele etmeye, toplumun her alanında kadınların eşit haklara sahip olması için ve kadının insan haklarının sağlanması yönünde ki Demokrat parti olarak devam edecektir kamuoyuna arz ederiz.

ERKEKLİK KADINI VURMAK DEĞİL, ONU KORUMAKLA GÖSTERİLİR.

Mustafa Polat Şanlıurfa Demokrat parti il başkanı"

 

Haber : İbrahim Uyğur Müslüm Çobanoğlu