Asgari Ücret Komisyonu’nun bugün ikinci toplantısını gerçekleştireceğini ve büyük ihtimalle bir mutabakata varılamayacağını kaydeden Zorlu, asgari ücretin ve genel olarak ücretlerin yetersizliğini gündemde tutmaya çalışırken, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan tarafından yapılan talihsiz açıklamalara değinmek istediğini söyledi.

Her iki açıklamanın da konut ya da barınma kriziyle ilgili olduğuna işaret eden Zorlu, “Sayın Şimşek, altı gün önce sosyal medyadaki bir paylaşımında, konut arzında artışı sağlayan düzenlemelere bağlı olarak özellikle büyükşehirlerde kiraların gerilediğini söyledi. En son Ekim verisi açıklanan kira endeksi, aylık artışın devam ettiğini ancak artış hızında yavaşlama olduğunu söylüyordu. Kasım ayı kiralık ilan ortalama fiyatlarının açıklandığı çalışmada ise kiralarda reel gerilemenin yaşandığını ancak düzeylerin hala oldukça yüksek olduğuna işaret ediyordu. Bu düzeyleri seslendirmek; sorunun boyutunu anlamak, kiralarda düşüş başladı demeçlerinin anlamsızlığını teyit etmek açısından önemli. Şöyle sıralayayım: Kiralık konutların ortalama ilan metrekare fiyatı, Türkiye’deki ortalama ücretten de asgari ücretten de emekli aylığında da yüksek durumda.” ifadelerini kullandı.

Merkez Bankası Başkanı Gaye Erkan’ın “İstanbul’da ev bulamadık, müthiş pahalı. Annemlere yerleştik, onların yanında kalıyoruz” dediğini aktaran Zorlu, “Üstelik bunu arkadaş ortamında, dost meclisinde falan da değil; kamuya açık olacağını bile bile bir röportajda söylüyor. Türkiye’nin yabancı yatırıma duyduğu ihtiyacı en çok bilmesi gereken ve bildiğini de düşündüğümüz kişi söylüyor bunu. Önceki pozisyonunda milyonlarca dolar kazanmış ve şimdi de ayda yaklaşık 200 bin TL ücret geliri olan birinin; ‘’İstanbul’da ev bulamadım, annemde kalıyorum.’’ demesi mantıklı mı?” diye sordu. 

Zorlu, “Sayın Başkan Erkan elbette kendi kurumunun yayımladığı verilerinden haberdardır ve ülkemizdeki satılık konut ortalama metrekare fiyatının, Eylül 2023 itibarıyla 29 bin 110 TL’ye çıktığını biliyordur. İstanbul’daki ortalama konutun metrekara fiyatının 43 bin 669 TL olduğunu da. Yani şöyle İstanbul’da 120 metrekara büyüklüğünde bir ev alalım deseniz en az 5,2 milyon TL’yi gözden çıkarmanız lazım. Yani 460 asgari ücret.” dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın ise memur ve emekliler için yaklaşık yüzde 50 zam yapmayı düşündüklerini söylediğini aktaran Zorlu, “Ancak TÜİK’in makyajlı verilerine göre enflasyon yüzde 61, ENAG verilerine göre ise yüzde 126 iken, verilecek yüzde 50 zammın vatandaşlarımızın geçimini sağlaması; barınma, beslenme, giyinme, ulaşım ve eğitim giderlerinin karşılanması için yeterli olmadığı ortadadır.” ifadesini kullandı.  

Bütçe görüşmeleri sırasında Milli Eğitim Bakanlığı’na yönelik değerlendirmekler yapıldığını aktaran Zorlu, “Saatlerce süren konuşmaların ardından Sayın Bakan kürsüye geldi. Biz de oradaydık. Yüz binlerce öğretmenimiz ve aileleri de eminim ekran başındaydı. Zira uzun süredir seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Biz de onların en güçlü sesi olduk. ‘Cumhuriyetimizin 100. yılında 100 bin öğretmen ataması yapın ve mülakatı da kaldırın!’ dedik. Peki, dün sonuç ne oldu? Ne atama bekleyen öğretmenler somut bir açıklama bulabildi ne de mülakat konusu açıklığa kavuştu. Netice ;1 milyona yakın vatandaşımız için ortada yine belirsizlik ve yine güvensizlik.” dedi.

“Bunun adı operasyon siyaseti”

Zorlu basın toplantısının sonunda gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Diyarbakır ve İstanbul’daki istifalar sorulan Zorlu, “Kamuoyunca bazı kesimlerde, bilhassa sosyal medyada köpürtülen haliyle söylüyorum; partimize yönelik çok ciddi bir manipülatif, yer yer planlı bir saldırının olduğunu ifade etmek istiyorum. Bizde zaman zaman çıkıp bunlarla ilgili değerlendirmelerimizi yapacağız. Diyarbakır örneğinden başlarsak, orada bizim 11 bin 179 kayıtlı üyemiz vardı. Son 1 haftada sadece 525 üye istifası gerçekleşti. Şu teknik detayı da bilmenizi isterim; bu üye sayımıza karşın orada son seçimde yaklaşık 20 bin oy aldık. Bu arada 618 binin biraz üzerinde de ülke genelindeki toplam üye sayımız. Son 10 günlük süreç içerisinde bir kısım istifalar yaşandı ama yeni üye katılımları da oldu. Bunları bir bütün içerisinde değerlendirdiğimizde kayda değer bir kaybımızın olmadığını ifade etmek istiyorum. İkinci bir husus; biz eleştiriye çok açığız. Eleştiri kültürü, kuruluş felsefemizin önemli amaçlarından da bir tanesi. Eleştiri partimizin içerisinde de yaygın ve hakimdir. Genel Başkanımız yapılan tüm toplantılarda da buna açıktır.  Bizim içimizden ayrılan arkadaşlarımızın da bize yönelik kayda değer eleştiriler elbette önemlidir. İstanbul örneğinden bahsettiniz; şimdi ilk defa bir şey söylüyorum; İsmi geçen arkadaşlardan biri, bugün İstanbul dışında yakın bir ilin belediye meclis üyemizi arıyor. ‘Bu akşam bir televizyon kanalında bazı arkadaşlarla topluca istifa ettiğimizi ifade edeceğiz. Siz de bulunduğunuz ilde istifa edin” diyor. CHP’li başka bir kişinin ismini vererek ‘Size onunla bir görüşme ayarlayalım’ diyor. Bunun adı operasyon siyasetidir. Bunun adı eleştiri siyaseti değildir." şeklinde konuştu.

Hibya Haber Ajansı