Geçen hafta, dördüncü çeyrek kazanç sezonunun başlamasını bekleyen yatırımcılar, faiz indirimlerinin zamanlamasına ilişkin birkaç ipucu toplamaya çalıştı. Wall Street teknoloji hisselerinin öncülüğünde yükselirken, Avrupa borsaları ise genel olarak durgunlaştı. ABD'de enflasyonun beklenenin biraz üzerinde gerçekleşmesi, borçlanma maliyetinin Mart ayında ilk kez düşeceği yönündeki beklentileri değiştirmedi.

Enflasyondaki yavaşlama mevcut anlatının temel direklerinden biri; bu da Fed'in ideal olarak önümüzdeki Mart ayında faiz oranlarını düşürmesine olanak tanıyacak. Tüketici fiyat endeksinin beklenenin biraz üzerinde yayınlanması endişe yarattı. Aralık ayında TÜFE yıllık bazda +%3,2'lik tahmine göre +%3,4 gelirken, "Çekirdek" versiyonu (enerji ve gıda hariç) +%3,8'lik tahmine rağmen +%3,9 olarak gerçekleşti. İlk olumsuz tepkinin ardından borsa endeksleri özellikle ABD seansında toparlanmayı başarırken, ABD 10 yıllık tahvil getirisi %4,07 teknik eşiğin altında kaldı. Bu nedenle yatırımcılar, Çin'de hızlı bir ekonomik toparlanma beklentisinin yasını tutarken para politikasının kısa vadede gevşetileceğine dair beklentilerini arttırmaya devam ettiler.

Petrol fiyatları, Kızıldeniz'deki gerginlikler ve küresel arz/talep dengesine ilişkin kötümser veriler arasında bocalamaya devam ediyor; özellikle Suudi Arabistan, hafta başında Asya'ya satış fiyatını düşürerek piyasayı sarstı. Petrol üzerinde ağırlık yaratan bir diğer faktör ise ABD Enerji Ajansı'nın (EIA) tahminlerini yukarı yönlü revize etmesi nedeniyle ABD üretiminin gücü oldu. Rapor, ABD'nin bu yıl günde 13,21 milyon varil üreterek 2025'e kadar 13,44 milyon varile çıkacağını tahmin ediyor. Son olarak, ABD'nin haftalık stoklarındaki sürpriz artış (-0,2 milyon beklentisine karşı +1,3 milyon) da satın alma girişimlerinin etkisiz hale getirilmesine yardımcı oldu. Fiyatlar açısından Brent hala 80 USD seviyesinin altında, tam olarak 78 USD seviyesinde işlem görürken, WTI 72.50 USD civarında işlem görüyor.

Bakır, LME’de baskı altında kalmayı sürdürüyor. Küresel ekonominin barometresi, Dünya Bankası'nın küresel büyümenin geçen yılki %2,6'ya kıyasla 2024'te %2,4 seviyesinde duracağı yönündeki uyarısının ardından ekonomik görünüme ilişkin belirsizliklerin baskısıyla 8300 ABD doları civarında işlem görüyor. Altın da mütevazı da olsa değer kaybediyor ve 2030 USD civarında işlem görüyor.

Bu hafta kripto dünyasını karıştıran haber elbette ABD finans piyasaları düzenleyicisi SEC'in Bitcoin Spot ETF'lerini, yani doğrudan Bitcoin tarafından desteklenen borsada işlem gören fonların pazarlanmasını onaylama kararı oldu. Yıllar süren reddedilmelerden sonra ve aralarında BlackRock, Invesco ve Fidelity'nin de bulunduğu çok sayıda varlık yönetimi şirketinin talebi üzerine, düzenleyici kurum nihayet 11 ürünün piyasaya sürülmesi için onay verdi. Bitcoin ticaretinin bu "kurumsallaşması", kripto kralına yaygın popüler yatırımın kapısını açıyor.

Haftanın yurtdışı gündemi; ABD piyasası Pazartesi günü Martin Luther King Günü nedeniyle kapalı olacak. Beklenen ana istatistikler, New York Fed imalat endeksinin 2024 yılı ilk raporu, Aralık ayı perakende satışları (Çarşamba) ve Michigan Üniversitesi'nin Ocak ayı (Cuma) güven endeksler olurken, Bej Kitap(Beige Book)" raporu açıklanacak. Gelecek hafta kurumsal sonuçlar daha büyük rakamlarla gelecek: Morgan Stanley, Goldman Sachs ardından Rio Tinto, Repsol ve Compagnie Financière Richemont gibi ilk finans dışı bankalar da onu takip edecek. Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic, Atlanta Business Chronicle'ın "2024 Ekonomik Görünüm" toplantısında, 2024 yılı için ekonomik görünüm hakkında konuşacak.

Çin Merkez Bankası(PBoC), orta vadeli kredi (MLF) faiz oranını açıklarken, sanayi üretimi, perakende satışlar ve işsizlik oranı, son çeyrek dönem için GSYH, kapasite kullanım oranı verileri de gelecek.

"Davos Zirvesi" olarak bilinen Dünya Ekonomik Forumu (WEF) başlayacak, ECB Başkanı Lagarde, Eurogroup Başkanı Donohoe ve Deutsche Bank CEO'su Sewing Davos'ta bir panelde konuşacaklar. Euro Bölgesi için 2023 yılı Aralık ayı tüketici fiyatları verisinin nihai rakamları gelecek. Almanya dan ise; 2023 yılına ilişkin GSYH rakamları, Aralık ayına ilişkin tüketici fiyatlarının nihai rakamları, ZEW ekonomik beklenti ve cari endeksleri açıklanacak.

OPEC ve Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) tarafından 2024 yılının ilk raporları açıklanacak.

Yurtiçi gündem de ise; Hazine ve Maliye Bakanlığının açıklayacağı , 2023 yılı ve Aralık ayına ilişkin Merkezi Yönetim bütçe dengesi verileri, TÜİK, Aralık ayına ilişkin tarım ürünleri üretici fiyatları verileri, TCMB'den tarafından açıklanacak Kasım ayı için konut fiyatları, TÜİK, 2023 yılı Aralık ayına ilişkin konut satış istatistikleri, TCMB, 2024 yılının ilk "Piyasa Katılımcıları Anketi" sonuçları.

MANŞET HABERLERİ

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Türkiye’nin kredi notunu "B3" olarak teyit ederken, not görünümünü "durağan"dan "pozitif"e çevirdi. Görünümün pozitife çekilmesindeki temel nedeninin para politikasındaki değişim olduğu belirtildi. Bu politikaların, çok yüksek seyreden enflasyonu sürdürülebilir seviyeye indirme ihtimalini artırdığı ifade edildi.

Almanya merkezli kredi derecelendirme kuruluşu Scope Ratings, Türkiye'nin kredi notu teyit ederken, görünümünü yukarı yönlü revize etti.Scope Ratings'ten yapılan açıklamaya göre, Türkiye'nin uzun dönem yabancı para cinsinden kredi notu "B-" yerel para cinsinden notu "B" olarak teyit edildi.Scope, kredi notunun görünümünü "negatif"ten "durağan"a revize etti.

Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) nezdinde pay senedi yatırımcı sayısında düşüş geçen hafta da devam etti ve son 5 haftada 1 milyonu aştı. MKK'nın açıkladığı yatırımcı ve hesap sayılarına göre, pay senedi yatırımcı sayısı 12 Ocak ile sona eren haftada bir önceki haftaya göre 75 bin 158 kişi azaldı. Böylece pay senedi yatırımcı sayısı 7 milyon 585 bin 192'den 7 milyon 510 bin 34'e indi.

Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic, politika yapıcıların faiz oranlarını çok erken düşürmesi halinde enflasyonun "sallanabileceğini" söyledi ve merkez bankasının yüzde 2'lik hedefine doğru inişin önümüzdeki aylarda yavaşlayabileceği uyarısında bulundu.

Avrupa Merkez Bankası (ECB) Baş Ekonomist Philip Lane'e göre borçlanma maliyetlerinin çok erken düşürülmesi para politikasını sekteye uğratabilir. Lane, ECB'nin olası bir dizi faiz indiriminin ilkine karar vermek için Haziran ayına kadar önemli verilere sahip olacağını, ancak çok hızlı gitmenin kendi kendini yenilgiye uğratabileceğini söyledi.

Çin Merkez Bankası, orta vadeli borç verme imkanı olarak adlandırılan bir yıllık politika kredilerinin oranını, ekonomistler arasında Ağustos ayından bu yana ilk faiz indirimini yapacağı yönündeki yaygın beklentilerin aksine yüzde 2,5'te tuttu.

Kaynak A1 Capital

Hibya Haber Ajansı