Kabına sığmayan Türkiye'ye artık uzaya açılma hedefinde. Yıllardır Selçuk Bayraktar önderliğinde gelişen Türk teknolojisi uzaya gözünü dikti. Teknofest ve benzeri festivallerle gerçekleşen birikim artık roket olup uzayı dolaşmaya başlayacak.

Türkiye artık kendi otomobilini, kendi hızlı trenini, kendi uçağını , kendi insansız hava araçlarını yapıyor.

Bu birikimin sonucu olarak Türkiye'nin uzaya açılım gerçekleştirmesi doğal bir sonuçtur. 

Yine güzel ülkemiz yakında bir Türk vatandaşını uzaya astronot olarak göndermenin planlarını yapıyor. Bu hem uzaya gidecek vatandaşımız hem de ülkemiz için büyük bir adım olacaktır. 

Türkiye'de uzay çalışmalarının yapılması yurt dışındaki beyin göçünü de tersine çevirebilir.

Uzaya gidecek araçların Türkiye'de yapılması ise yine kendi alanında bir çığır açabilir. 

Gelişim sürecinde olan Türkiye'nin bu süreçte sıcak savaşlardan uzak durması gerekiyor.

Çünkü gelişimini tamamlamayan bir Türkiye'nin sıcak savaşlara girmesi teknoloji hamlesinin yarım kalmasına yol açabilir. Bunun haricinde elbette ki yurtiçi ve yurt dışındaki operasyonlarına devam etmelidir. Yunanistan gibi Amerika ve batılı güçler tarafından kışkırtılan ülkelerin hesabı daha sonra gözden geçirilmelidir. 

Türkiye herkese hak ettiği cevabı vermelidir.

Ancak bunun için önce tam olarak %100 güçlü hale gelmemiz gerekir.

Türkiye'nin kışkırtmalara ve ortaya atılan maşalara dikkat etmesi gerekir.

Bizler uzay teknolojisini yakalarsak zaten hiçbir ülkeye bize karşı ses yükseltme cesaretinde bulunamaz.

Onun için Savaşı meydanda değil artık gökyüzünde kazanmamız gerekiyor.